Facebook ve Instagram, Filistin ile ilgili haber ve içeriklere yönelik kısıtlamalar getirerek sık sık eleştirilerin odağında bulunuyor. Filistin halkının yaşadığı zorluklara dair bilgi ve haberlerin sosyal medya platformlarında yayılmasının önüne geçmeye çalışan bu kısıtlamalar, insan hakları savunucuları ve aktivistler tarafından sert bir şekilde eleştiriliyor.
Filistin topraklarındaki işgal, zulüm ve insan hakları ihlallerine dair haberleri paylaşan kişiler ve kurumlar, Facebook ve Instagram tarafından 'hassas içerik' olarak işaretlenerek yayılmasının sınırlanmasına neden oluyor. Bu durum, Filistin halkının yaşadığı acı ve zorlukları dünya ile paylaşma çabalarını engelliyor ve seslerini duyurmakta güçlük çekmelerine neden oluyor.
Sosyal medya platformları, kısıtlamaların radikal ve şiddet içeren içeriklerin yayılmasını engellemek amacıyla getirildiğini belirtse de, insan hakları savunucuları bu politikaların Filistin halkının sesini kısıtladığını ve halkın yaşadığı zulmü dünya ile paylaşma hakkını engellediğini savunuyor. Filistin'e dair haberlerin sansürlenmeye çalışılması, insan hakları ihlallerinin gizlenmesine sebep olabileceği gibi, Filistin halkının haklı taleplerine destek olma imkanını da engelliyor.
Filistin halkının haklı mücadelesine destek vermek ve seslerini duyurmak adına sosyal medya platformlarının bu kısıtlamaları gözden geçirmesi ve Filistin'e dair haberleri engellemek yerine desteklemesi gerektiği vurgulanıyor. Dünya genelinde Filistin halkının yaşadığı zorluklara dair bilgi edinme ve paylaşma özgürlüğünün kısıtlanmaması, adaletin sağlanması ve barışın tesis edilmesi adına önemli bir adım olabilir.